[Makale-Baslik]

Yoksulluk Nafakası


Türk hukukunda nafaka türleri, bakım nafakası ve yardım nafakası olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Uygulamada karşılaşılan nafaka türlerinin bakım nafakasının türleri olduğu bilinmektedir. Bunlar, tedbir nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasıdır.

Boşanma davası görülürken kadının talebi halinde ve mahkemenin şartların oluşması sonrasında karar vereceği nafaka türü, tedbir nafakasıdır. Tedbir nafakası yargılama sırasında söz konusu olacaktır. Yargılamanın bitmesi ve kararın kesinleşmesinden sonra tedbir nafakası boşanan eş için, yoksulluk nafakasına dönüşecektir. Yine boşanma davasında, müşterek çocuğun velayetinin kendisinde olan eşe, diğer eş tarafından müşterek çocuk adına tedbir nafakası ödenecektir. Boşanma davasının kesinleşmesinden sonra müşterek çocuk adına ödenecek nafaka, iştirak nafakasına dönüşecektir.

Boşanma davalarında, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek taraf, diğer eşe nazaran daha az kusurlu olması koşuluyla geçimi için diğer taraftan nafaka talebinde bulunabilecektir. Yoksulluk nafakasının boşanmanın fer’i niteliğindedir. Boşanma davasında, nafaka talebinde bulunması halinde mahkeme hakimi, şartların sağlanmış olması durumunda yoksulluk nafakasına hükmedecektir.

Nafaka boşanmanın fer’i niteliğindedir. Nafaka talebi boşanma davasında talep edileceği gibi yine boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde talep edilebilecektir. Bu durumun gerekçesi ise Türk Medeni Kanun’unun 178. maddesidir. Bu maddeye göre evliliğin boşanma sebebiyle son bulmasından doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde zamanaşımına uğrayacak olmasıdır. (Bu duruma yine boşanma davasının fer’i niteliğinde olan maddi ve manevi tazminat davasını da örnek olarak gösterebiliriz)

Özetle, yoksulluk nafakası, boşanma davası sırasında talep edileceği gibi boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde dava yolu ile de talep edilebilecektir. Eğer boşanma davasında yoksulluk nafakası talebinde bulunulmamış ve boşanma davası kesinleştikten 1 yıl sonra yoksulluk nafakası istemine yönelik bir dava açılmış ise mahkeme hakimi zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar vermelidir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 27/05/2015 tarihinde 2015/7837 Esas sayılı dosyasında bu yönde kararı bulunduğunu belirtmek isteriz.

Yoksulluk Nafakası Davası Hakkında Önemli Bilgiler

  1. Yoksulluk nafakası davasında, tarafların ekonomik ve sosyal durumları araştırılması gerekmektedir. Bu araştırma sonucunda, yoksulluk nafakası davası açan tarafın, diğer taraf ile ekonomik ve sosyal durumları, yetersizlik bağlamında birbirine benzer ve denk olması durumunda yoksulluk nafakasına hükmedilemeyecektir.
  2. Yoksulluk nafakası davasında, davacının nafaka miktarını belirtmesi zorunludur. Yargılamaya yapan mahkeme, davacının talep ettiği miktardan fazlaca bir tutara hükmedemeyecektir.
  3. Yoksulluk nafakası sürekli, düzenli ve yeterli bir geliri bulunan eşe verilemeyecektir. Eğer eş sürekli olarak çalışmıyor ise nafaka talebi diğer şartların oluşması halinde kabul edilecektir.
  4. Yoksulluk nafakası kendi isteği ile işten ayrılan eşe takdir edilemeyecektir. Bunun için yargılama aşamasında nafaka talebinde bulunan ve işten ayrılan tarafın, kendi isteği ile işten ayrılıp ayrılmadığı araştırılmalıdır.
  5. Boşanma davasında ağır kusurlu olan eşe yoksulluk nafakası verilemez (TMK. m.175).
  6. Boşanma davasında başka erkekle birlikte yaşadığı ispat edilen eşe, yoksulluk nafakası verilemeyecektir.
  7. Anlaşmalı boşanma davası açan tarafların boşanma protokolünde nafaka talebinde bulunmadığı dikkate alınarak ve anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davasına dönmesi durumunda, tarafların nafaka talebinde bulunma hakkı vardır.

Yoksulluk Nafakasında Değişiklik Davası

Boşanma davasında, yoksulluğa düşecek tarafa, diğer eşe nazaran kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için süresiz olarak yoksulluk nafakası tayin edilecektir. Boşanmadan sonra ise tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının değişmesi durumunda, yoksulluk nafakası kaldırılabileceği gibi miktarda değişimde yapılabilecektir. Ayrıca yoksulluk nafakasının, taraflardan birinin ölümü veya nafaka alanın yeniden evlenmesi durumunda kendiliğinden kalkacaktır. Yoksulluk nafakası alacaklısının, fiilen evliymiş gibi başka bir erkekle yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması veya haysiyetsiz bir hayat sürmesi halinde mahkeme kararı ile yoksulluk nafakası kaldırılacaktır. Nafakanın artırımı davası, nafakanın azaltılması davası ve yine nafakanın kaldırılması davası, Aile Mahkemesinde açılacaktır.

Yoksulluk Nafakasının Artırılması veya Kaldırılması Davası Hakkında Önemli Bilgiler

  1. Nafaka alacaklısının nafaka bağlandıktan sonra elde ettiği gelirlerin artması ve bu elde edilen gelirin onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette olması durumunda yoksulluk nafakası kaldırılmasına karar verilebilir.
  2. Nafaka alacaklısının başka bir şahıs ile evli olmamasına rağmen fiilen evliymiş gibi birlikte yaşadığının ispatı halinde yoksulluk nafakası kaldırılacaktır.
  3. Nafaka alacaklısı olan kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir ve giderinde, nafakaların takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında arttırılmalı ve böylece taraflar arasında denge sağlanmalıdır.
  4. Anlaşmalı boşanma protokolünde nafaka belirlenmiş olsa dahi, nafaka borçlusunun sonraki zamanlarda sosyal ve ekonomik durumunda elinde olmayan nedenlerle ve iradesi dışında nispeten önemli ölçüde değişiklik olması ve bu değişiklik neticesinde nafaka borçlusu yönünden mevcut nafaka ve nafaka ile ilgili yükümlülükler yerine getirilmesinin çekilmez bir hal alması durumunda nafaka, şartlara göre uyarlanabilir ve miktarında indirim yapılabilir.

Nafaka Artırım Davasının Açılması İçin;

  1. Nafaka alacaklısının ihtiyaçlarının artması,
  2. Ödenen nafakanın giderler için yeterli olmaması,
  3. Nafaka ödeyenin ekonomisinde artış olması, gerekmektedir.

Bu üç durumun tam tersi olması durumunda ise nafakanın azaltılması veya kaldırılması davası açılabilecektir. Ayrıca yoksulluk nafakasında değişiklik davası açmak için zamanaşımı süresinin olmadığını belirtmek isteriz.

Av. Abdullah Fırat



Son Makaleler

Son Videolar

BİR SORUNUZ MU VAR?